Kıyametin kopacağı vakte işaret eden hadislere bakıldığında, verilen zaman bilgisi açısından hadislerde bir ittifak olmadığı görülmektedir.
Böyle bir durumda hadislerdeki bilgilerin ittifakla dikkat çektiği ortak noktaya bakmak gerekmektedir. Örneğin dünyanın ömrünün 7000 yıl olduğuna dair Ehl-i Sünnet’in büyük alimlerinden Suyuti Hazretleri’nin tasnif ettiği 8 hadis incelendiğinde de, bu hadislerin tümünde aynı konunun anlatıldığı, aralarında bir ortak nokta bulunduğu anlaşılmaktadır.
Hadislerde anlatılan olayların benzerliği, ancak zaman birimi açısından zıtlık olması, hadislerin Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’den günümüze kadarki nakli esnasında hata yapılmış olabileceğini göstermektedir. Bu nedenle kıyametin ne zaman kopacağını anlatan hadislerdeki nakil hataları makul görülerek hadislerdeki ortak noktaya dikkat verilmesi gerekmektedir.
1. AÇIKLAMA:
Kıyametin vaktini tarif eden hadislerden, ahirzamanın başlamasının ardından kıyamete kadar insanların ortalama 120 sene kadar yaşayacak oldukları anlaşılmaktadır. Bu süre ise, başlangıcında dinsiz sistemlerin hakim olacağı, sonrasında Hz. Mehdi (a.s.)’nin zuhuru ve Hz. İsa (a.s.)’nın ikinci kez yeryüzüne gelişi ile birlikte İslam ahlakının bütün dünyaya hakim olacağı, en son aşamada ise İslam ahlakının dünya üzerinden tamamen zayıflayıp silineceği ve dinsizliğin hakim olduğu dünyanın son dönemi olacaktır. Yani bu 120 yıllık sürecin başında ve sonunda dinsizlik cereyanı şiddetli olacak, bu sürecin ortasında ise İslam ahlakının dünya hakimiyeti yani Altın Çağ yaşanacaktır.
Kıyametin vaktini uzak göstererek kendilerince insanların korku duymasını engellemeye çalışmak da akılcı ve dürüst bir tavır değildir. Kıyamet uzak bir zamanda kopacak olsa da, zaten her insan öldüğü zaman kıyameti görecektir. Peygamberimiz’den rivayet edilen bir hadiste:
Bir sohbette derin bir gürültü işitildi. Buyurdu ki: “Bu gürültü, yetmiş seneden beri Cehennem tarafına yuvarlanan bir taşın bu dakikada Cehennem’in dibine yetişip düşmesinin gürültüsüdür.” Bu hayret verici haberden sonra birisi geldi dedi: “Ya Resulullah! Yetmiş yaşında bulunan filan münafık vefat etti, Cehennem’e gitti.
(Müslim: Cennet, 31, hadis no: 2844; Müsned, 3:341, 346)
|
Bu hadisten de anlaşıldığı üzere peygamberimiz o an yaşadığı, diğer insanlar da yaşadığı halde, hadiste bahsi geçen münafık ölmüş, sorgulanmış, cehenneme gitmiştir. Bütün olaylar çok süratli bir şekilde gerçekleşmiştir. Bu nedenle ölen herkse zaten kendi kıyametini görüp şahit olacağı için, sırf insanlar korkarlar diye kıyamet vaktini uzak dönemlere ertelemek hem dürüst bir hareket olmayacaktır hem de gerçekleri değiştirmeyecektir.
2. AÇIKLAMA:
Güneşin batıdan doğması hakkındaki hadisin ikinci açıklaması ise Hz. Mehdi’nin batı tarafında zuhur edeceği olabilir. Nitekim Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’den rivayet edilen başka bir hadiste de Hz. Mehdi (a.s.)’ye güneş benzetmesi yapılmaktadır.
HZ. MEHDİ (A.S.) BÜTÜN GAM VE ZULMETLERİ GİDERECEK GÜNEŞTİR. İhsanda bulunduğu zaman pek bereketli bir yağmurdur.
(Muhammed B. Resul El Hüseyin El Berzenci, Kıyamet Alametleri, s. 188)
|
Ayrıca Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’den rivayet edilen bir hadiste Hz. Mehdi (a.s.)’nin “batıdan” çıkacağı bildirilmektedir.
Hafız Ebu Nuaym’ın rivayet ettiği hadis-i şerifte Resul-i Ekrem Efendimiz şöyle buyurmuştur: İşte (öyle müşkül (sıkıntılı, zorlu) bir) zamanda MAĞRİP (BATI) MEMLEKETİNİN EN UZAK BÖLGESİNDEN ve Resul-i Ekrem Efendimizin muhterem kızı Fatma’nın evlatlarından bir kimse ortaya çıkacaktır. İşte o zat ahir zamanda faaliyette bulunacak olan Mehdi’dir. Ve Mehdi’nin zuhuru da kıyamet alametlerinin ilkidir.
(Celaleddin Suyuti’nin Tasnifinden Hadisler, Ahir Zaman Mehdisinin Alametleri, Müellif Ali bin Hüsammeddin el Muttaki, Kahraman Neşriyat Kitabevi, s. 16)
|
Bilindiği gibi Türkiye, İslam ülkelerinin en batısında yer almaktadır. Hadisteki bilgiler, Hz. Mehdi’nin Türkiye’den çıkacağına işaret etmektedir. Bu hadis gözönünde bulundurulduğunda güneşin batıdan doğacağını haber veren hadis-i şerifteki bilginin de aynı şekilde Hz. Mehdi (a.s.)’nin batı tarafından zuhur edeceğine işaret ettiği düşünülebilir.
Bu takdirde, Hz. Mehdi (a.s.)’nin zuhuru için, Peygamber Efendimiz (sav)’in diğer hadislerine dayanarak Hicri 1400 yılını esas alırsak, güneşin batıdan doğuşundan 120 sene sonra kıyamet başlayacak ifadesi de Hicri 1520’li yıllara denk gelmektedir. Said Nursi’nin verdiği tarihlerde de Hicri 1520’ler Müslümanlığın zayıflamaya başlayacağı ve küfür sisteminin dünyaya tam hakim olacağı yıllardır. Said Nursi’nin izahlarına göre de bu yıllardan yirmi-yirmi beş yıl sonra kıyamet beklenmektedir. (Doğrusunu Allah bilir.)