SAFF SURESİ’NİN 9. AYETİ AHİR ZAMAN’A VE HZ. MEHDİ (A.S.)’A İŞARET ETMEKTEDİR

ÖYLE Kİ ONU (HAK DİN OLAN İSLAM’I) BÜTÜN DİNLERE KARŞI ÜSTÜN KILACAKTIR; MÜŞRİKLER HOŞ GÖRMESE BİLE.(SAFF SURESİ, 9

 

1.      Elçilerini hidayet ve hak din üzere gönderen O’dur…

Yüce Rabbimiz’in gönderdiği tüm elçiler insanlara Allah’ın dinini tebliğ etmiş ve onları Bir ve Tek olarak Allah’a iman etmeye davet etmişlerdir. Hz. İbrahim’den sonra gelen oğulları, torunları ve onun soyundan olan diğer salih müminler, Allah’ın Hz. İbrahim’e vahyettiği hak dine uymuşlardır. Bu gerçek Kuran ayetlerinde şu şekilde bildirilmektedir:

Kendi nefsini aşağılık kılandan başka, İbrahim’in dininden kim yüz çevirir? Andolsun, Biz onu dünyada seçtik, gerçekten ahirette de o salihlerdendir. Rabbi ona: “Teslim ol” dediğinde (O:) “Alemlerin Rabbine teslim oldum” demişti. Bunu İbrahim, oğullarına vasiyet etti, Yakup da: “Oğullarım, şüphesiz Allah sizlere bu dini seçti, siz de ancak Müslüman olarak can verin” (diye benzer bir vasiyette bulundu.) Yoksa siz, Yakub’un ölüm anında, orada şahidler miydiniz? O, oğullarına: “Benden sonra kime ibadet edeceksiniz?” dediğinde, onlar: “Senin İlahına ve ataların İbrahim, İsmail ve İshak’ın İlah’ı olan tek bir İlah’a ibadet edeceğiz; bizler O’na teslim olduk” demişlerdi. (Bakara Suresi, 130-133)

 

Kuran’da bildirildiği gibi İncil, Tevrat, Zebur ve Hz. İbrahim’in sayfaları geçmişte yaşamış olan peygamberlere indirilmiş olan kitaplardır. Bu kitapların bir kısmı yok olmuş, bir kısmı da tahrif olmuş veya değiştirilmiştir. Şu an tek hak kitap Kuran-ı Kerim, Allah Katında tek din ise İslam’dır. Kuran, Rabbimiz’in tüm alemlere öğüt olarak indirdiği ve hükmü kıyamete kadar geçerli olan, eşsiz hikmetlerle dolu Yüce kitabıdır. Allah tüm insanların karanlıklardan nura çıkmaları için her konunun açıklamasını ve çözümünü Kuran’da bildirmiştir. Nahl Suresi’nde Rabbimiz şöyle buyurmaktadır:

Biz Kitabı sana, her şeyin açıklayıcısı, Müslümanlara bir hidayet, bir rahmet ve bir müjde olarak indirdik. (Nahl Suresi, 89)

 

2.Öyle ki onu (hak din olan İslam’ı) bütün dinlere karşı üstün kılacaktır…

İslam ahlakının hakimiyeti Allah’ın bir vaadidir. Rabbimiz bu vaadini muhakkak yerine getirecektir. Yeryüzüne hakim olacağı bildirilen din ahlakı, Rabbimiz’in Katında hak olan din ahlakı olacaktır. Bu dinin Hz. İbrahim’in hanif olan dini, yani İslam ahlakı olduğu, son hak kitap olan Kuran’da şu şekilde bildirilmiştir:

Hiç şüphesiz din, Allah Katında İslam’dır… (Al-i İmran Suresi, 19)

 

Allah birçok Kuran ayetinde, Hz. Süleyman (a.s) ve Hz. Zülkarneyn (a.s.)’ın dünya çapındaki hakimiyetlerinin ardından gelecek başka bir hakimiyet dönemi olacağını bizlere haber vermektedir. Şu ana kadar Müslümanlar tam anlamıyla dünya çapında “güç ve iktidar sahibi” olamamışlardır. Osmanlı İmparatorluğu gibi büyük İmparatorlukların hakimiyeti çok geniş alanlara yayılmakla birlikte, yine de dünya çapında olmamıştır. Dolayısıyla ayetlerde bildirilen bu hakimiyet henüz gerçekleşmemiştir.

Ancak Peygamberimiz (s.a.v.) ahir zaman ve Hz. Mehdi (a.s.) ile ilgili hadislerinde Hz. Mehdi (a.s.) döneminde dünya çapında bir hakimiyetin olacağını bizlere müjdelemektedir. Allah, güzel ahlaktan uzaklaşan insanları, dejenerasyona uğrayan toplumları doğru yola iletmek için “Mehdi” yani “doğruya götüren” sıfatını taşıyan üstün ahlaklı bir kulunu vesile kılacaktır. Hz. Mehdi öncelikle Allah’ın varlığını kabul etmeyen, dinsiz felsefi sistemlerin fikri olarak çürütülmesini sağlayacaktır. Diğer yandan İslam’ı, Kuran’da ve Peygamberimiz (sav)’in sünnetinde bildirildiği şekilde özüne döndürecektir. İslamiyet’i tüm bozulmalardan, hurafelerden arındırarak gerçek Kuran ahlakının yaşanmasını sağlayacaktır. Ahir zamanın ilk döneminde insanlığın içerisinde bulunduğu tüm karışıklıklara, toplumsal sorunlara, sosyal sıkıntılara çözüm getirecek, tüm yeryüzüne barış, adalet, güvenlik, huzur, mutluluk ve güzel ahlakın hakim olmasına vesile olacaktır. Bu dönemde , Hz. Mehdi (a.s.) vesilesiyle birçok Musevi İslam dinine girecek, Hz. İsa (a.s.)’ın yeryüzüne ikince kez gelişi ise tüm Hıristiyanların İslam dinini kabul etmelerine vesile olacaktır. Bu dönemde İslam ayette de bildirildiği gibi “tüm dinlere karşı üstün” hale gelecek, ve İslam ahlakı yeryüzünü kaplayacaktır. Peygamberimiz (sav) hadislerinde, insanların dünyada ve ahiretteki kurtuluşlarına vesile olacak çok kıymetli bir insan olan Hz. Mehdi’ye tabi olunmasını bildirmiş ve onun döneminde yaşanacak tüm bu hayırlara işaret etmiştir:

… O (Mehdi) arza sahib olur ve kendisinden önce baskı ve zulümle dolu olan arzı adaletle doldurur. Sizden O’na kim yetişirse, kar üzerinde sürünerek dahi olsa gelsin, O’na katılsın. Zira O Mehdi’dir. (Ahir zaman Mehdisinin alametleri, Celalettin Suyuti, sf. 14)

3.... müşrikler hoş görmese bile.

Ayetinde son bölümünde geçen “…müşrikler hoş görmese bile.” ifadesinde Rabbimiz bu hakimiyetin materyalistler, darwinistler, ateistler, masonlar gibi müşrikler tarafından da istenmeyeceğini bildirmektedir. Kurulu düzenlerinin bozulmasını istemeyen bu kimseler İslam ahlakının hakim olması için çaba sarf eden müslümanları desteklemeyecek, hatta tüm imkanlarıyla engellemeye çalışacaklardır.

Hiç unutmamak gerekir ki, Kuran ahlakının yeryüzüne hakimiyeti Allah’ın Kuran’da haber verdiği bir vaadidir. Ve kuşkusuz ki Allah vaadinden dönmez. Bu, Allah’ın izniyle ve dilemesiyle zaten gerçekleşecek olan bir sözdür. Hz. Mehdi de, Sevgili Peygamberimiz (sav)’in vaat ettiği tüm hizmetlerini yerine getirecek ve Allah’ın izniyle Kuran ahlakını tüm dünyaya hakim kılacaktır. Bolluğuyla, bereketiyle, insanlara sağlayacağı her türlü konforuyla ve huzur dolu ortamıyla her Müslümanın ulaşmak isteyeceği bir dönem, iman eden insanlar için dünya hayatında çok üstün bir mükafattır. Bu güzel dönemle müjdelenmek de kuşkusuz tüm Müslümanlar için çok büyük bir şereftir.

32a
Scroll Up